Beyaz un ve rafine gıdalar

Belli başlı rafine ürünleri beslenmenizden çıkarmak sağlık koşusuna 1 kilometre önceden başlamak gibi.

Beyaz un ve rafine gıdalar

Beyaz yiyecek, yani rafine edilmiş karbonhidratlar bir zamanlar ancak mali durumu iyi olan kişiler tarafında tüketilecek kadar pahalıydı ve çok değerliydi. Ancak finansal zenginlik, zengin bir sağlıkla eşit değildir.

Yıllar önce, insanlar koyu renkli ekmeği ve işlenmemiş karbonhidratları fakir adam yemeği olarak görürlerdi. Rafine kelimesi bile zenginlikle paralel görülen bir kelimeydi. Aslında fakir adamın kahverengi, tahıllı ekmeği, zengin adamınkinden çok daha doyurucudur, yoğunluk olarak ise çok daha ağırdır.

Böcekler Yemesin
Beyaz unlu ürünler için buğdayın rafine işleminden geçirilmesinin asıl nedeni raflarda daha uzun ömürlü olması içindir. Kepekli buğday unu çuvalın içinde uzun süre bırakıldığında içinde böcekler oluşur.

Böceklerin yaşayabilmeleri için gerekli besinlere ihtiyaçları vardır, yani aynı bizim gibi. İşlenmiş beyaz un, böcekler için fakir bir evdir. Durum bizim için de aynıdır. Çünkü beyaz un, ihtiyacımız olan besin değerlerinden ve liflerden yoksundur. Yani ölüdür. Dolayısıyla beyaz undan yapılan ekmek de ölüdür. İçinde yaşam barındırmaz.

Eğer böcekler rafine edilmiş karbonhidratı istemiyorlarsa, biz neden isteyelim?
Raf süresi uzun olan ürünler tabi ki daha karlıdır. Rafine edilme işlemi, unu daha karlı bir ürün haline getiriyor. Buğdayın içindeki rüşeym E vitamini bakımından oldukça zengindir ve vitamin hapı olarak da oldukça karlıdır. Aynı zamanda buğdayın bayatlamasının ana nedenidir.

Rafine süreci rüşeymi buğdaydan ayırır. Vitamin E pahalı bir hap olarak size yeniden satılır. Sonuç olarak yumuşak, hamurumsu, tüm zengin değerlerini kaybetmiş ekmek alırız.Bu ekmeğin tüketimiyle dişlerimizde,damarların çeperlerinde, bağırsaklarımızda hastalığa neden olan  yapışkan bir tabaka oluşur.

Beyazlatılmış gıdalar sadece unlu gıdalar değildir. Beyaz şeker, beyaz pirinç de bu kategoriye girer. Rafine işleminin dışında bazı paketlerin üstünde zenginleştirilmiş yazısını görürüz. Şunu sakın unutmayın, bu ürünler kesinlikle sizi ve ailenizi zenginleştirmeyecek!

Doğal hallerindeyken tahıllar, hayati besin değerlerine sahiptir. Örneğin, kanserle mücadele eden nitrilosides birçok tahılda bulunan bir maddedir. Kabuklu tahıllar vitamin ve mineral yönünden çok büyük bir zenginliğe sahiptir.

Zenginleştirme dedikleri şey şudur: işlemden geçirilen tahıllar, tüm besin değerlerini kaybederler. Yerlerine sentetik ve çok az miktarlarda demir, B ve D vitamini gibi değerler konur.

Beyazlaştırma işleminde kullanılan kimyasallar ve katkı maddeleri insan sağlığı için çok zararlıdır. Özellikle beyazlatmak için kullanılan chlorine dioxide vücudumuzdaki E vitamini yok eder, vücutta zararlı bileşenler oluşturur.

Raflarda uzun süre kalabilen ekmekler ve bu ürünlerden elde edilen kazanç arttıkça, insanların bağışıklık sistemleri zayıflamaktadır. Son zamanlarda kanser vakalarının artışıyla arada bir bağlantı olmasını düşünmemek mümkün değil.

Yaygın olmayan, bilmediğimiz tahılları keşfetmeliyiz
Sağlığınızı ve bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye beyaz karbonhidratları hayatınızdan çıkartarak hemen başlayabilirsiniz. Kepekli un, kılçıksız buğday, darı, kahverengi pirinç, karabuğday, quinoa harika karbonhidrat seçimleridir. Besin değerleri oldukça fazladır ve oldukça lezzetlidirler. Özellikle de buğday alerjisi olan milyonlarca insan için en doğru seçimlerdir.
Yazan: Gamze De Lisen

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye