Bitkisel yağların ne olduğunu tasvir etmenin en iyi yolu, yağları bitkilerin kanı olarak düşünmektir. Kan, insan vücudunda nasıl bir rol oynarsa, yağların rolü de bitkiler için aynıdır. Kanın taşıdığı temel madde oksijendir. Oksijenin hücrelere taşınmaması durumunda büyük bir sorunla karşılaşırız.
Deriniz kesildiğinde kanar, neden? Kanama, vücudun bakteriyi dışarı atmasına yardım eder ve böylece yenilenme süreci başlar. Bitkiler için farklı bir durum söz konusu değildir. Bitkinin yaprağı yırtıldığında reçine gibi sıvı dışarı çıkar. Bu, bitkinin öz yağıdır, bitkinin yaşam enerjisi!
Bitkisel yağlar, muhtemelen insanlığın en eski ilaçlarındandır. Ancak bu bilgiler yüzyıllar içinde kayboldu ve bizler sadece son 100 yıl içinde bitkisel yağların potansiyelini tekrar keşfedebildik. Günümüzde yağların kullanımını sadece aromaterapide biliyoruz.
Bitkisel öz yağların zeytinyağı, susam yağı, ay çiçek yağı gibi diğer yağlardan farkı, yağda eriyebilmeleri ve yüzlerce bileşenden oluşmalarıdır. Ayrıca öz yağlar, bayatlamazlar ve anti bakteriyel özelliklere sahiptirler. Bu da bizi bir sonraki aşamaya götürür.
Neden Öz Yağları Kullanıyoruz?
Bitkisel öz yağlar, deri dokusundan girecek kadar küçük moleküllere sahiptirler. Ayrıca hücre duvarlarından da geçerler, hatta oksijensizlikten sertleşmiş hücre duvarlarından bile. Viyena üniversitesinde yapılan araştırmaya göre, öz yağlar kan akışını uyararak oksijeni arttırır ve hücrelere daha fazla besin taşınmasını sağlarlar.
Tufts üniversitesinin geliştirdiği ORAC testine göre bitkisel öz yağlar, en güçlü antioksidanlar arasındadırlar. ORAC testi, besin maddelerinde veya besin takviyelerindeki antioksidan değerlerini ölçer. Portakalın antioksidan değeri 750 iken, kurt üzümünün değeri 30.3000 ile besinler içinde en yüksek değere sahipken, karanfil yağına bakarsak, değerinin 1.078.700 ile organik maddeler içinde en yüksek olduğunu görürüz. Bitkisel öz yağlar bakteri, mantar, virüs, mikroplara karşı koruma sağlar, antiseptiktirler. Yeryüzünde bağışıklık sistemini bitkisel öz yağlara karşı koyacak şekilde geliştirebilmiş hiç bir virüs, mikrop veya bakteri yoktur.
Bitkisel öz yağlar, vücuttaki hücreleri ve kanı temizler. Bitkisel öz yağlar içinde birçoğu seskiterpen içerir (kan-beyin bariyerini geçebilen moleküller). Yani bunun anlamı, belli öz yağların beyne oksijen taşıyabilme, Alzheimer, bunama, depresyon ve diğer ruh ve akıl hastalıklarına yardım etme özelliği vardır.
Bitkisel öz yağlar, aromatiklerdir ve yayıldıklarında ozonu arttırarak havayı temizler, yemekten, bakterilerden, küften ve daha başka birçok kaynaktan doğan kokuları alırlar.
Beyin dokusuna girebilme özelliklerinden dolayı, duygusal ve ruhani sağlık için de kullanılan yağların bu özellikleri eski zamanlarda çok iyi biliniyordu. Fiziksel sorunlarda kullanıldıkları gibi meditasyonda dini ritüellerde sıkça kullanıldılar.
Bitkisel Öz Yağlar Nasıl Uygulanır?
Bitkisel yağlar birçok farklı şekilde kullanılırlar. En bilinen ve en basit yol, yağların koklanarak nefes yoluyla içe çekilmesidir. Böylece yağdaki moleküller burundan direkt beynin limbik bölümüne geçer.
Diğer yol, öz yağların badem yağı, Hindistan cevizi yağı gibi seyreltici yağlarla karıştırılıp masajla deri üzerine uygulanmasıdır. Bu yolla, deriden içeri geçebilecek küçüklükte olan yağ molekülleri kolaylıkla kan dolaşımına karışır.
Alışık olmadığımız başka bir yol daha vardır. Bu uygulamada yağlar, bir kapsülle yutularak, yemeğe veya suya karıştırılarak ağızdan alınır.