Gıda Alerjileri
Klinik deneyimlerine dayalı olarak Florida’lı alerji uzmanı Tıp Doktoru James Braly, tüm migren baş ağrılarının %90’ının doğrudan gıda alerjileri veya bilhassa belli koruyucu maddeler ve renklendiriciler, kafein ve çikolata olmak üzere katkı maddelerinin neden olduğu reaksiyonlar ile bağlantılı olduğunu belirtiyor. The Lancet dergisinde yayınlanan bir araştırma Dr. Braly’nin tespitini teyit ediyor. Bu raporda, araştırma kapsamında yer alan migren hastalarının %93’ü için baş ağrılarının, bu kişilerin öğünlerinden alerjik gıdalar çıkarıldığında sona erdiği belirtiliyor. Bu hastaların birçoğu birden fazla gıdaya karşı alerjiktir ve problem yaratan alerjen maddeler genellikle kişinin favori gıdaları arasındadır. Bilhassa inek sütü, yumurta, buğday, peynir, çavdar, benzoik asit (bir koruyucu) ve tartrazin (popüler bir gıda boyası) bu maddelerin arasında yer alır. Yapılan bir çift-kör plasebo deneyi de aynı zamanda bu gıdaların araştırma grubundaki kişilerin öğünlerine eklendiğinde migren ağrılarının nüksettiğini ortaya koymuştur. Dr. Chaitow’a göre MSG ve aspartam, aynı şekilde aşırı tuz alımı, birçok baş ağrısı vakasında rol oynamış olan maddeler durumunda.
Dr. Milne, gıda alerjilerinin, özellikle migren olarak sınıflandırılmayan diğer baş ağrılarına katkıda bulunabildiği konusunda uyarıyor. "Gıda alerjileri ve hassasiyetleri, baş ağrılarında, birçok doktorun tespit ettiğinden çok daha yaygın olan bir faktör” diyor Dr. Milne. Örnek olarak birçok tarifte hatta bazı vitamin haplarında gizli olan yaygın iki alerjen olarak mısır ve bira mayasını veriyor. Baş ağrılarının tedavisinin mutlaka gıda ve kimyasal alımı geçmişinin dikkatli bir şekilde incelenerek bu maddelerin baş ağrısına neden olma noktasında oynayabilecekleri rolün keşfedilmesi ile başlaması gerektiğini savunuyor. Sızıntılı bağırsak sendromundan şüphe edilirse antibiyotik kullanım geçmişinin incelenmesi ve sindirim fonksiyonunun test edilmesi gerekiyor.
Kimyasal ve Çevresel Duyarlılık
Günümüzün "doğal” ortamında 12.000’nin üzerinde madde ve kirletici eşliğinde, kimyasal ve çevresel duyarlılıkların neden olduğu baş ağrıları, özellikle kaçınılması zor olduğundan alternatif tıpçılar için artan bir kaygı unsurudur. "Polen, küf, sigara, duman, haşere ilaçları, plastikler, parfümler, koku gidericiler, klor, hidrokarbonlar, formaldehit, radyoaktif atıklar veya karbon monoksit olsun hiç fark etmez; soluduğumuz havada bulunan maddeler ve tükettiğimiz gıdalar ile su, vücudumuz için bir risk oluşturuyor” diyor Dr. Milne. "Baş ağrıları buz dağının görünen ucudur.”
Ayrıca ağır metallere (fosil yakıtlarının yakılmasından, hayvan yemlerinden ve su toksisitesinden kaynaklanan) maruz kalınması son yüzyılda birkaç kat artmış durumda. Bilhassa sinsi bir ağır metal türü olan cıva, baş ağrısı yaşayan ve durumun farkında olmayan birçok insanın tam ağzının içinde yatıyor. Cıva dolguların neden olduğu kümülatif zehir birikmesi baş ağrıları, depresyon, alerji, yorgunluk ve menstrüal rahatsızlıklar gibi birçok gizemli hastalığın altında yatan faktör olabilir.”
Dr. Milne’e göre sigara içilmesi baş ağrılarına neden olabiliyor. Nikotin kan damarlarını daraltırken teneffüs edilen karbon monoksit bunları aşırı düzeyde genişletiyor ve böylece genellikle migren ve diğer küme tip baş ağrılarını tetikleyen bir durumu meydana getiriyor. Dr. Milne aynı zamanda, sigara içmenin ağrı kesicilerin etkinliğini azalttığını ve vücudun besin dengesini bozabildiğini ifade ediyor.