Tuz Himalaya dağlarından, okyanusların tabanına kadar birçok kaynaktan gelen lezzetli ve vücudumuz için gerekli bir mineraldir. Dünyanın neredeyse tüm canlı varlıklarında düzgün mineral dengesini korumak için önemli bir rol üstlenir. Hatta vücudumuzun her hücresi tuza ihtiyaç duyar. İyi kemik yoğunluğu, düzgün dolaşım ve kan şekeri dengesi için vücutlarımız tuza ihtiyaç duyar. Fakat yanlış kullanım ve tüketimle tuz zehre dönüşebilir.
Sofra tuzu sodyumun sodyum klorür adında işlenmiş bir şeklidir. Doğal kaya, kristal ya da deniz tuzlarına benzese de sofra tuzu bunların tadını taklit eder. Sofra tuzu doğal tuzun 650 ºC’de pişirilmesiyle oluşturulur. İşlenmemiş tuz bu ısıya gelince doğal olarak içinde bulunan 80 elementin çoğunu kaybetmeye başlar. Deniz tuzu ve Himalaya tuzu ise toplanır ve güneşte kurutulur. Doğal tuzlar bizi susuzluktan koruyan, sodyum-potasyum seviyelerimizi dengeleyen ve vücudumuzu güçlü elektrolitlerle dolduran alkalin minerallerdir. Düzgün bağışıklık, tiroit ve böbrek üstü bezi fonksiyonu için gerekli iz elementleri de içerirler. Sofra tuzunda bunlar tamamen yok edilmiştir. Tuzun gerçek formları ayrıca sindirim enzimlerinin canlanmasını sağlayarak diğer gıdalardan aldığımız vitamin ve besin maddelerinin daha iyi emilmesine sebep olur.
Marketlerde satılan ve restoranlarda bulunan iyotlu tuzlarda ise yapay kimyasallar bulunur. İyodür, sodyum bikarbonat, florür, topaklanma önleyici, zehirleyici miktarda potasyum iyodür ve alüminyum türevleri bu kimyasallardandır. Çoğu sofra tuzu sağlıksız olduğu gibi zaman zaman zehirli olabilir. Doğal iyot tuz işlendiğinde kaybolur. Doğal iyot olmadan tiroit ciddi zarar görebilir ve büyüyebilir. Bu sebeple tuz endüstrisi ürünlerine iyotun yapay versiyonlarını katmaya başlamıştır. Tuzun doğadaki rengi de genellikle beyaz değildir. Sofra tuzu ağartıcı ürünlerle beyazlatılmıştır. Bu da ham petrol ürünlerinin kullanıldığı anlamına gelmektedir.
Sofra tuzu tansiyonun hızla yükselmesine sebep olur çünkü kan zehirli elementleri kalpten uzaklaştırmaya çalışır. Bu sebeple yüksek tansiyon hastalarına tuz yememeleri önerilir. Aşırı sofra tuzu kullanımı su ve diğer sıvıların vücutta birikmesini sağlar. Diyabet, gut, obezite gibi kronik dengesizlikler sofra tuzunun aşırı kullanımından kaynaklanabilir ya da kötüleşebilir. Elbette bu tuz sadece sizin yemeğe ektiğinizden ibaret değildir. Çoğu paketlenmiş ve işlenmiş ürün aşırı miktarda tuz içerir. Sofra tuzu özellikle dolaşım sistemi ve sinir sistemine zararlıdır. Hassas lenf sisteminin de dengesini bozabilir. Bu çeşit tuz oldukça bağımlılık yapıcıdır çünkü vücut sahte sodyumun yüksek miktarına alıştıkça, daha fazla ister.
Tuz yaşamak için zorunlu olsa da, özellikle de işlenmiş halinin aşırı tüketimi tedavi edilemez sağlık sorunlarına yol açabilir. Bunun için atacağınız ilk adım sofra tuzu kullanmayı bırakıp, Himalaya kaya tuzu gibi doğal bir alternatife yönelmenizdir.
"Himalaya Tuzu"
Himalaya tuzu milyonlarca yıl yaşında, saf ve okyanus tuzunun diğer formlarını kirleten toksinler ve maddelerden uzak kalmış bir tuzdur. Himalayalar’da "beyaz altın” olarak bilinen bu madde insan vücudunda bulunan 84 doğal elementin aynılarına sahiptir. Tuzun bu çeşidi 250 milyon yıldır yoğun tektonik baskı altında olgunlaşmakta, toksinlere ve kirleticilere hiç maruz kalmamaktadır. Mineralleri kolloidal yapıda bulunduğundan hücrelerimizin kolaylıkla emebileceği kadar küçüktür. Himalaya tuzunun sağlık faydaları arasında şunlar bulunur:
- Vücuttaki su seviyelerini kontrol ederek, normal işleyiş için düzenler.
- Beyin de dahil olmak üzere hücrelerde istikrarlı pH dengesini destekler.
- Mükemmel kan şekeri sağlığını destekler.
- Yaşlanmanın klasik belirtilerini azaltmaya yardımcı olur.
- Hücresel hidroelektrik enerji oluşumunu destekler.
- Bağırsak yolunda gıda elementlerinin emilme kapasitesini artırır.
- Damar sağlığına yardımcıdır.
- Sağlıklı solunum fonksiyonunu destekler.
- Sinüs sağlığını destekleyerek olası problemleri azaltır.
- Kas kramplarını azaltır.
- Kemik gücünü artırır.
- Sağlıklı uyku düzenini destekler.
- Sağlıklı cinsel isteği sağlar.
- Suyla beraber tansiyonun düzenlenmesi için gereklidir.
- Sofra tuzuna oranla selülite karşı etkilidir.
- Romatizma, artrit ve gut hastalıklarının riskini azaltır.
- Böbrek ve safra kesesi taşlarının oluşma riskini azaltır.