İngilizcedeki labirent kelimesi, Yunanca labyrinthos kelimesinden gelir. Bu kelime de labyrs’den geliyor olabilir; M.Ö.1650 civarında, en yüksek seviyesinde olan Girit adasındaki Minos kültürü ile ilişkilendirilen çift başlı balta için kullanılan kelime. Yunanlı tarihçi Herodot’a göre (M.Ö. 450), Girit’in Minos Kralı, Deadalus isimli Atinalı bir mimar ve mucitten kraliçesinin bir boğayla ilişkiye girdikten sonra dünyaya getirdiği bir canavar olan Minotaur için dönemeçli pasajları olan bir ev inşa etmesini istedi. Bu efsanevi Girit labirenti aslında gerçek bir labirent değil bir dolambaçtı, çünkü içeri giren kurbanların kaçmasını engellemeyi amaçlıyordu.
Çağdaş labirentler iç mekanlar kadar dış mekanlarda da çok çeşitli malzemelerden yapılır. Branda bezi, mozaik yer döşemesi veya kaldırım taşının yanı sıra labirentler örüntülü halılara dokunmuş, taşlar, tuğlalar veya çalılarla çizilmiş veya sıkıca sabitlenmiş toprağa oyulmuşlardır. Çoğu modern labirentin çapı 12-24 metre arasında değişse de daha büyükleri de yapılmıştır. Sınıflandırma planı, labirentleri labirente girildikten sonra yapılacak ilk dönüşün yönüne göre soldan sağa veya sağdan sola dönen olarak kategorize eder. Labirentin girişi ağız olarak bilinir ve yürüyüş yolunun kendisi de yoldur. Klasik labirentler eşit sayıda dönüş ve karşı dönüşle basit bir yol olarak tanımlanır. Labirentler tasarımlarındaki devirlerin sayısına göre de sınıflandırılırlar; bir devir, labirentin etrafını saran dairelerin veya halkaların her birine karşılık gelir. Örneğin Chartres Katedrali’ndeki labirent, klasik, yedi devirli bir labirenttir. Amerika’nın bir çok kısmında, üç ve yedi devirli klasik labirentler yapılmışsa da, Danimarka’da 15 devirli bir labirent de bulunmaktadır.
Labirentte yürüme süreci üç evreye veya aşamaya ayrılır: İçe yolculuk, merkezde dua veya meditasyon için bir duraklama ve dönüş yolculuğu. Labirentte yürüyüşün adımları veya hızı için hiçbir kural veya prensip belirlenmemişse de, katılımcılardan daha yavaş yürüyen kişilere karşı saygılı olmaları ve etraflarından mümkün olduğunca sessizce geçmeleri istenir. Bazıları dans etmeyi, koşmayı, ellerinin ve dizlerinin üzerinde emeklemeyi veya labirentin içinde geri geri yürümeyi tercih eder. Labirentin merkezinde duraklama konusunda insanların davranışı labirentin büyüklüğüne bağlı olarak değişir. Chartres modeline dayanan labirentlerin, merkezi saran altı "taç yaprağı” veya yarım dairesel alanları vardır; birden çok insanın birkaç dakika dua etmek, derin düşüncelere dalmak veya meditasyon yapmak için burada soluklanmasına olanak sağlar. Daha küçük labirentlerin ise merkezde bir seferde sadece tek kişilik yerleri olabilir ve burada her bir kişinin kısa bir süre boyunca kalması saygılı bir davranış olarak görülür.
Labirentte yürümek evlilik, cenaze ve yıl dönümü kutlamaları gibi ritüellere veya bir kişinin okulunu bitirmesi, yeni bir işe başlaması veya yeni bir bölgeye taşınması gibi kişisel olaylara dahil edilebilir. Labirentte yürüme ile ilgili bazı basılı yönergeler, gebelikte labirentte yürümede veya yılın farklı mevsimlerindeki şükran seremonilerinde kullanılacak meditasyonları da içerir.