Oriküloterapi (Kulak Akupunkturu) - Dikkat Edilmesi Gerekenler

Akupunktur prensiplerinin kulaktaki noktalara uygulandığı terapidir.

Oriküloterapi (Kulak Akupunkturu)

Kulak akupunkturu olarak da bilinen oriküloterapide akupunktur prensipleri kulaktaki belirli noktalara uygulanır. Oriküloterapi uzmanları, iyileşme sürecinin kulaktaki bu belirli noktaların uyarılması ile gerçekleşeceğine inanmaktadır; çünkü kulakta birçok kan damarı ve sinir ucu bulunur. Bu damarlar ve sinir uçları uyarıldığında, organlar ve vücut fonksiyonları etkilenir. Birincil inceleme ve görüşmenin ardından oriküloterapi uzmanları, hastanın kulaklarını dikkatlice kontrol ederek tedaviye başlar. Pratisyenler kulakları elleri ile muayene edebilirler ve kulaktaki çarpıklıkları veya ağrılı noktaları kontrol edebilirler. Ayrıca pratisyenler, kulakta soğuk ve sıcak iğneler kullanarak duyarsız veya uyuşuk olan noktaları kontrol edebilirler. Pratisyenler kulaktaki bazı noktalardaki cilt dayanıklılığını ölçmek için elektrikli aletler kullanabilirler.    

Oriküloterapi esnasında birçok teknik kullanılabilir. Akupunktur iğneleri genellikle oldukça incedir. Tek seferde birden fazla iğne kullanılabilir ve bu iğneler derine veya kulak çevresi boyunca hafif bir şekilde batırılabilir. Bazı noktalarda daha güçlü iyileştirici etki yaratmak amacıyla iğneler bükülebilir veya eğilebilir. İğneler birkaç dakika ile yarım saat arasında değişen sürelerde vücutta bırakılır.

Oriküloterapi uzmanları kalıcı iğneler kullanabilir. Bu ufak ve çivi görünümlü iğneler dar şerit bant ile kulağa tutturulur ve birkaç gün ile birkaç hafta arasında değişen bir süre ile kulakta kalır. Bu iğneler kulaktaki akupunktur noktalarında sürekli olarak uyarılma gerektiren bağımlılık, kronik (uzun süreli) enfeksiyonlar ve diğer sağlık sorunları gibi sağlık durumları için kullanılır.

Oriküloterapi uzmanları ayrıca kulak veya tüm vücuda elektrik akımı göndermek için elektrik aletleri kullanan elektro-akupunktur da uygular. Elektro-akupunktur, vücutta felç veya sinir hasarı, ilaç ve alkol bağımlılığı ve kronik ağrı gibi durumlar için kullanılır. Oriküloterapi uzmanları kulaktaki belirli bir noktadan birkaç damla kan alabilirler. Kan alma, yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol veya kalp rahatsızlıkları gibi sağlık durumları için uygulanır. Oriküloterapi genellikle birkaç ay süresince haftada birkaç kez olmak üzere uygulanır. Bununla birlikte tedavinin sıklığı hastaya ve sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavi birkaç ay sürebilir. Akupunktur uzmanına yapılan ilk ziyaret genellikle en pahalı olanıdır ve yaklaşık olarak 120 - 300 TL arasında tutar. Diğer ziyaretler genellikle ortalama 75 - 200 TL arasında değişir. Oriküloterapi uzmanları bitkisel ve besinsel tedavileri önerebilir. Akupunktur fiyatlarının sigorta kapsamı kişinin poliçesine göre değişiklik gösterir.  
Akupunktur, dünyadaki en eski terapötik tekniklerden birisidir ve kökenleri antik Çin’e uzanır. Çin tıbbındaki en eski metinlerden bazıları özellikle kulak için olan akupunktur noktalarından ve masaj tekniklerinden bahseder. Göz sorunları için gümüş ve altın küpeler, antik zamanlarda bazen kulaktaki bazı noktalara devamlı iyileşme uyarısı göndermeleri amacıyla kullanılırdı. Bu uygulama Avrupa’nın bazı kesimlerinde ve dünyanın belirli bölgelerinde hala kullanılmaktadır. Antik Mısır ve Yunan dönemlerinde kulak ile oynamanın sağlığı etkileyebileceği düşünülürdü. Tıbbın babası Yunan Hipokrat, erkeklerde doğum kontrol yöntemi olarak kullanılabilecek kulaktaki belirli bir noktadan bahsetmiştir. Avrupa’da orta çağda doktorlar, kalça ve uyluk bölgesinde sinir ağrılarına neden olan ve siyatik adı verilen sağlık durumu için kulağın belli bir bölgesinde ameliyat önerirlerdi. Modern zamanlarda oriküloterapi Fransız Paul Noiger tarafından geliştirilmiştir. Çalışmalarına ve deneylerine 1950'li yıllarda başlayan Noiger, organları ve vücuttaki süreçleri uyaran kulaktaki noktaların karmaşık bir haritasını ortaya koydu. Noiger, kulağın ters duran bir fetüs şeklinde olduğuna ve kulaktaki akupunktur noktalarının fetüs şeklindeki vücut bölümlerine denk düştüğüne inanırdı. Bu durumda kulak memesi insanın başını simgeliyordu. Noiger kulaktaki bu noktaların uyarılması ile ilgili organ ve vücut süreçlerinin sinir sinyalleri ile uyarılacağını kuramlaştırdı. Noiger ayrıca kulak derisindeki elektrik tepkimelerini ölçerek iç organlardaki sorunların tespit edilebileceğini ve böylece oriküloterapinin hastalık teşhisinde kullanılabileceğini de kuramlaştırdı. Noiger ve ardından Amerika ve Çin’deki akupunktur uzmanları da olmak üzere birçok takipçisi, oriküloterapi ile ilgili bilimsel deneyler yürüttüler ve sağlık durumlarının tedavi ve teşhisinde bazı önemli ve şaşırtıcı sonuçlar ortaya koydular. 2002 yılında Maine’deki bir merkez madde bağımlılığına karşı oriküloterapi çalışmalarının uygulanması amacıyla değerli bir burs aldı. Akupunkturun bazı bağımlı kişilere yardımcı olmada kullanımı daha önce onaylanmış olsa da bu çalışma, oriküloterapinin rahatlama reaksiyonları üzerindeki etkilerini göstermeye çalışmıştır. Bu rahatlama reaksiyonları, madde ve alkol bağımlısı kişilere, madde bağımlılığına yol açtığına inanılan endişe bozuklukları ve yaşam şartları ile daha iyi bir şekilde baş etmede yardımcı olur. 
Oriküloterapi, hızlı yanıt veren, ucuz ve invazif (saldırgan) olmayan bir ağrı kontrolü yöntemidir. Kulak akupunkturu ayrıca medikal prosedürlerde anestezi olarak da kullanılır. Oriküloterapi, sık olarak ilaç, tütün ve alkol bağımlılığını yenmeye yardımcı olmada ve kronik sağlık sorunlarının ve rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılır. 
Tedaviden önce, oriküloterapi uzmanı, sağlık sorununu ve yapılması gereken önlem ve ayarlamaları belirlemek için hasta üzerinde detaylı bir inceleme yapar ve hasta ile görüşür. Akupunktur uzmanı genellikle tedaviden önce ve tedavi esnasında nabız teşhisi ve diğer tanısal tekniklere güvenir.  Tedavi esnasında hasta, sakin ve sessiz bir ortamda konforlu bir alanda yatay pozisyonda uzanmalıdır. Tedaviden sonra, hasta kendisini iyi hissedene kadar ayağa kalkmamalıdır.
Tüm akupunktur türleri gibi oriküloterapi de güçsüz ve yorgun, aç veya henüz yemek yemiş veya alkollü hastalarda uygulanmamalıdır. Oriküloterapi uzmanları bu süreci hamile kadınlara hamileliğin ilk altı ayı boyunca uygulamamalıdır ve ilk altı ayın ardından bu süreç ağrı kontrolü için anne adayının kulağındaki sadece belirli bölgelerine uygulanmalıdır. Oriküloterapi yedi yaşın altındaki çocuklara tavsiye edilmez ve ileri yaşlardaki kişilere uygulanırken dikkatli davranılmalıdır. Kulak akupunkturu anemi sorunu (kandaki kırmızı kan hücrelerinin kalitesinin düşük olması) olan kişilere uygulanmamalıdır. Sinir sorunları bulunan hastalar, tedaviden önce tamamen rahatlamalıdır ve hazırlıklı olmalıdır. Akupunkturu rahatsız edici bulanlar için kulak masajı veya akubası (akupresür) gibi yöntemler iğne tedavilerine tercih edilebilir. 
Bazı hastalar akupunktur esnasında veya akupunkturun ardından bazı rahatsızlık verici yan etkiler yaşayabilir. Tedavinin ardından ortaya çıkabilecek yan etkiler arasında bayılma, baş dönmesi, mide bulantısı, uyuşukluk hissi, baş ağrısı, terleme veya vücutta keskin ağrılar yer alabilir. Bu reaksiyonlar endişeye bağlı olarak ortaya çıkabilir veya akupunktur iğnelerinin çok derine batırılması veya yanlış bölgelere uygulanması nedeniyle oluşabilir. Yan etkiler iğnelerin çıkarılması veya hastanın gözetim altında yatırılması sonucunda azaltılabilir. Sıcak basmaları, nabız atışlarında hızlanma gibi tedavi esnasında gözlemlenen bazı yan etkiler ve geçici olarak güçlenen yan etkiler normal olarak kabul edilir ve genellikle kısa sürede kaybolur.

Yorumlar

© 2013 alternatifterapi.com Tüm hakları saklıdır.

Eleman Türkiye